MASAL
Bir varmış bir yokmuş diye
başlar tüm masallar.
Bugün bende size bir masal
anlatacağım.
Hazırsanız başlıyorum…
Bir varmış bir yokmuş,
Çok çok uzaklarda çok çok çok
güzel bir ülke varmış,
Dereleri çağıl çağıl akan,
uçsuz bucaksız maviliklerle çevrili,
Yemyeşil ormanları olan,
toprağında her şeyin yetiştiği,
Toprağın hem altından hem
üstünden zenginlik fışkıran bir ülkeymiş…
Herkesin imrenerek baktığı bu
ülke çok asil bir halka nasip olmuş.
Olmuş olmasına ama kötü gözler
bu ülkenin üzerinden bir an olsun ayrılmamış…
İşgaller, savaşlar ve bunlara
bağlı olarak açlık, yoksulluk, hastalıklar düşmemiş yakasından.
Sonra bir gün şimşek bakışlı
mavi gözlü bir kahraman bu ülkenin kaderi olmuş.
Çekilen onca acı ve zulümden
sonra bu güzel ülkeyi kurtarmış.
O, yepyeni bir ülke kurmuş
aslında…
Sıfırdan ele almış her şeyi.
Demiryolları yapmış, okullar,
fabrikalar, hastaneler
Yani aklınıza gelebilecek her
şeyi yeniden yapmış…
O ağır yaralı ülke yoktan var
olmuş, kalkınmış, yükselmiş,
Medeniyetiyle, kalkınmasıyla,
ekonomisiyle göz doldurmuş…
Yıllar yılları kovalamış,
zamanında bu ülkeyi işgal eden ülkeler bile,
Şahit oldukları gelişmelere
şapka çıkarmışlar, saygı duymuşlar…
Günlerden bir gün mavi gözlü
kahraman hastalanmış ve halkı bu duruma çok üzülmüş,
Doktorlar etrafında
pervane olmuşlar adeta ama nafile…
Soğuk bir sabahta o mavi gözler
ebediyen kapanmış.
Halk haberi duyar duymaz 7’den
70’e ağlamaya başlamış…
Cenazesine defalarca yenilgiye
uğrattığı düşmanları bile katılmış.
Son yolculuğuna uğurlanırken
onu ayakta selamlamışlar…
Peki şimdi ne olacaktı?
Herkesin kafasında aynı soru vardı.
Düzen
bir şekilde kurulmuş ve bir müddet daha halk huzur içinde yaşamaya devam etmiş.
Yıllar yılları kovalamış, ülke
artık o huzurlu zengin ülke değilmiş…
Yaşlanıyormuş, aynı zamanda
yıpranıyormuş da…
Yeniden darbeler, isyanlar,
ekonomik sıkıntılar,
Yabancı ülkelerin baskıları baş
göstermeye başlamış…
Kötü yönetiliyormuş, halk
mutsuzmuş ama umudunu hiç kaybetmemiş.
Bir gün yıllar evvelki gibi
mutlu ve huzurlu olacağı günlerin geleceğini düşlüyormuş…
Mavi gözlü kahraman öldükten
çok çok yıllar sonra ülkede bir seçim yapılmış,
Halk yeni yöneticilerini seçmiş ve yönetimi onlara teslim
etmiş.
Başlarda her şey çok güzel
görünürken,
Sonraları ülkenin üzerinde kara
bulutlar dolaşmaya başlamış…
Ülke yavaş yavaş fakirleşiyor,
saygınlığını yitiriyor ve garip bir hal alıyormuş.
Bunu fark eden bir kısım halk
mevcut yöneticilere ses yükseltmeye başlamış.
Bundan memnun olmayan
yöneticiler, bu kişileri hapse göndermişler,
Böylece ülkede özgürlük bir
varmış bir yokmuş…
Yöneticileri hırs bürümüş,
gücün zehri damarlarında dolaşmaya başlamış,
Mavi gözlü kahramanın izinden
giden askerlerden rahatsız olmuş,
Türlü oyunlarla onları hapse
göndermişler.
Böylece ülkede huzur bir varmış
bir yokmuş…
Başka ülkelerle olan ilişkileri
de çok bozulmuş,
Ne ticaret yapabiliyormuş, ne
dostluk kurabiliyormuş…
Yöneticilerin kaba ve
uzlaşmadan uzak tavırları dost ülkeleri de uzaklaştırmış,
Güzel ülke artık yapayalnızmış.
Böylece ülkede saygınlık bir
varmış bir yokmuş…
Mavi gözlü kahramanın kurduğu
fabrikalar bir bir satılıyormuş,
Araziler zenginlere veriliyor,
kaynaklar har vurup harman savruluyor,
Yollar ve köprülerden para
vererek geçiliyor, bu paralar başka zenginlere gidiyormuş.
Hastaneler yok ediliyor, yerine başka zenginleri daha çok zengin
edecek hastaneler kuruluyor,
Hastalardan daha önce hiç
bilmedikleri paralar alınıyormuş…
Kurulan düzen yok
ediliyor, üretim bitme noktasına getiriliyorken,
Yetmezmiş gibi zenginden vergi
almazken, fakirden kat kat vergi almaya başlamışlar…
Halk adeta efsunlanmış gibi
tepki veremez bir hale gelmiş,
Artık bunun adına sabır mı
dersiniz yoksa öğrenilmiş çaresizlik mi?
Ona da siz karar verin…
Günden güne ülke fakirleşiyor,
ama yöneticiler zenginliklerine zenginlik katıyormuş,
Kendilerine saraylar
yaptırmışlar, daha nice imkânlar tanımışlar…
Böylece ülkede zenginlik bir
varmış bir yokmuş…
Halkın düzeni iyice bozulmuş,
kadınlar öldürülüyor,
Çocuklar ve hayvanlar tecavüze
uğruyor, sokaklar her geçen gün korku tüneline dönüyormuş…
Şiddet, korku ve baskı halkı
esir almış, huzur ülkeyi terk edip gitmiş.
Başına gelen her kötülükte
adalete sığınan halk bir bakmış ki,
Aslında adalet terazisi de
yöneticilerin elindeymiş…
Böylece ülkede adalet bir
varmış bir yokmuş…
Günler günleri, aylar ayları
kovalarken, ülkedeki her şeyi satarak ilerleyen yöneticiler,
Bir gün bir bakmışlar ki kasa
bomboş ve satacak hiç bir şey kalmamış…
Ülkenin idare edilebilecek
parası yokmuş ama kendilerinden asla taviz vermemişler.
Tüm dünyada hastalık kol
gezerken bu ülkeye de uğramış ancak ülke hazırlıksız yakalanmış.
Ne
halkına destek olabileceği parası, ne eğitim için verebileceği
imkanları,
Ne esnafa, ne çiftçiye, ne
işçiye, ne memura dokunacak bir yardımı olmamış…
Hatta ve hatta hastalığın
tedavisini yapan aşıyı bile alamamış.
Oysa ki mavi gözlü kahraman bu
ülkeye aşı üreten bir yer bırakmış,
Fakat ileriyi göremeyip
şimdiyle yetinen yöneticiler onu bile kapatmışlar…
Halk çaresiz evinde şifa
bekleyedursun,
Biz masalımızın sonuna gelelim…
Bu güzel ülke çok eski
zamanlarda küçük paralarla büyük işler yapanlar tarafından kurulmuş,
Ama büyük paralarla küçük işler
yapanlar tarafından yok edilme çabasına girilmiş…
Zamanında her şeyi olan bu
güzel ülkede artık;
Özgürlük bir varmış bir yokmuş,
Huzur bir varmış bir yokmuş,
Saygınlık bir varmış bir
yokmuş,
Zenginlik bir varmış bir yokmuş,
Adalet bir varmış bir yokmuş…
Kim bilir belli mi olur günün
birinde bir kahraman çıkar ve ülkeyi bu yöneticilerden kurtarır,
Belki de o kahraman sensindir…
